Pazartesi, Aralık 23, 2019

KIŞIN CİLT KURULUĞUNA KARŞI 12 ÖNEMLİ KURAL


Ciltte kuruluk, pullanmalar, çatlamalar, kızarıklık, lekelenmeler… Kış mevsimini belirgin olarak hissettiğimiz bugünlerde soğuk hava cilt sağlığımızı epey olumsuz etkiliyor. Özellikle dış ortama açık olan yüzde ve ellerde kuruluk ile hassasiyet en sık karşılaştığımız sorunlar. Kış aylarında ciltte oluşan kuruluğun en önemli nedeni ise; koruyucu bariyerinin hasarlanması sonucunda cildin su tutma kapasitesinin azalması. 
Rüzgar, nemsiz ve sıcak ortamlar şikayetlerin daha da belirginleşmesine yol açıyor. Bunun yanı sıra, sıcak suyla el yıkama, hamam ve sauna kullanımının artması, cildi kurutan giysiler, duş süresinin uzaması, kese-lif kullanımı ile cildin bariyerini bozan hijyen malzemeleri de sorunları artıran diğer nedenleri oluşturuyor. Peki soğuk kış aylarında nemli, parlak ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak için neler yapmalı, nelerden kaçınmalıyız? Acıbadem Fulya Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Şule Albayrak cildinizi soğuk havalarda korumanın yollarını anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu. Haberin devamı için https://chefsdergisi.blogspot.com/p/saglik-olsun.html

Kurubaklagilleri Sofranızdan Eksik Etmeyin

 Türkiye’nin sağlıklı yaşam ve beslenme alanında ilk dijital bilimsel bilgi platformu “Bilim Bunu Konuşuyor” ile en güncel bilgileri kamuoyuna aktaran Sabri Ülker Vakfı, kurubaklagillerin sağlığa olumlu etkilerine dikkat çekerek yeterli ve dengeli beslenmenin olmazsa olmazı kurubaklagillerin haftada en az iki kez tüketilmesi gerektiğini söylüyor.


 Türkiye’nin sağlıklı yaşam ve beslenme alanında ilk dijital bilimsel bilgi platformu “Bilim Bunu Konuşuyor” ile sağlık ve beslenmeyle ilgili gündemdeki konuları, bilimsel ve en güncel bilgileri tarafsız bir yorum ve anlaşılır bir dille kamuoyuyla paylaşıyor. Sabri Ülker Vakfı, “Bilim Bunu Konuşuyor” platformunda kurubaklagillerin sağlık üzerine etkilerini ele alıyor.

Vitamin ve mineral zengini kurubaklagiller
Özellikle Türk mutfağının vazgeçilmezleri arasında yer alan fasulye, mercimek, nohut, barbunya vb. kıurubaklagiller karbonhidrat içeriğiyle günlük enerji alımına, bitkisel protein içeriğiyle günlük protein alımına, posa/lif içeriğiyle günlük posa alımına önemli ölçüde destek olurken, E, K, B grubu vitaminlerin vedemir, çinko ve folat minerallerininde önemli kaynağıdır.

Sağlık deposu kurubaklagiller
Kurubaklagiller yeterli ve dengeli beslenmenin bir parçası olarak haftada en az 2 kez tüketildiğinde, vücut ağırlığını kontrol etmeye, uzun vadede sindirim sistemi hastalıkları, şeker hastalığı ve kalp damar hastalıklarını önlemeye yardımcı olabilir. Peki, bu sağlık etkilerini baklagillerin hangi özelliklerinden kaynaklanır? Baklagil tüketimi, günlük posa alımınızı destekleyerek, tokluk hissini arttırmaya, iştahı ve porsiyonu kontrol etmeye yardımcı olabilir. Kompleks karbonhidrat ve yüksek posa ve içeriğiyle kan şekerinin istenen düzeyde tutulmasına destek olarak, böylece şeker hastalığı riskini azaltabilir.

Kurubaklagiller nasıl pişirilmeli?
Kurubaklagil tüketen pek çok kişi gaz veya şişkinlik problemi yaşayabiliyor. Oysa birkaç püf noktasıyla bu sorunu önlemek mümkün. Kurubaklagilleri, 4-8 saat kadar suda beklettikten sonra pişirmek, hep pişirme süresini kısaltıyor hem de gaz oluşumunu önlüyor. Suda bekletme yani ıslatma, baklagillerde bulunan, demir ve çinko gibi minerallerin emilimini de azaltabilen tanin ve fitat gibi bileşiklerin miktarını da azaltıyor.